196 Ergebnisse - Zeige 181 von 196.

Yaydan firlayan ok gibidir agizdan cikinca bir söz. Ve hic geri dönmüs degildir atildikta sonra bir ok. Seli basindan baglar ileriyi gören kisi. Ve gectigi yerleri harap eder bastan baglanilmayan sel. Ne tükenmez hazinesin sen ey dil ve ne devasiz bir dert- Anadolu Celaleddin- Dinle Neyden - Ambardaki Fareler- Sir odur ki gizli gerek- Dili kontrol edebilmek- Lokman ile efendisi- Alcal ki yükselebilesin- Akil ile ruh- Bir iksirdir sabir- Iki be...

Keine Beschreibung.

Ustasinin elinde kalem bir dantel gibi isler hikayeyi, en ince ayrintilari gösterir kelimeler okuruna, kimi soldun bir hayatin kuytuluklarinda sakli kederleri, kim yitip giden hayallerin geride biraktigi ümitleri, ister ki turnalar aksin basimizin üstünden , assin engin denizleri, yalcin daglari, ister ki aska ve ayriliga, hasrete ve hüzne dair ne varsa unutulan, anlatsin usul usul sevenlere, ayri düsenlere, yitip gidenlere Cihan Aktasin kalem...

Ilk kez yayinlanan belge, bilgi ve fotograflarlaAbdülhak Hamid, Mehmed kif, Süleyman Nazif, Cenab Sahabeddin, Sami Pasazade Sezai ve Midhat Cemal Kuntayi mevsim cicekleriyle bezeli mükellef bir yemek masasinda gösteren ünlü bir fotograf vardir. Bu fotografin adeta icine girerek davetin verildigi Misir Apartmaninin kapisindan 1924 yilina cikan Besir Ayvazoglu, elinizdeki kitapta, Mehmed kifi merkeze alarak, söz konusu davetin sebebini, nerede v...

Ask ve sevgi... Tecellisi gönülde beliren , gönlü muhatap alan duygular.. Belki biri digerinin vasitasi, digeri ötekinin hedefi. Asil hedefe giden yolda kah temrin, kah oyalanip aldanma...Ask ve sevgi... Icinde muhabbet, alaka, yakinlik, dostluk, müveddet, mürüvvet ve daha pek cok insani hasletlerin gizlendigi dünya... Bazen sefkatin, bazen himayenin, bazen merhametin adi. Ilah anlamda yalnizca bir hedefe, Sevgiliye bakmak, beser anlamda ise a...

Vasf-i dendaninla dürr-i nazma deryadir gönülNutk sahil, akl gavvas u dürr-i sehvar sirEy sevgili Gönlüm, senin dislerinin özelliklerini anlatmak bakimindan siir dizeleri gibi incilere bir denizdir gönlüm. Öyle ki, bu denizde sözler sahil, akil dalgic, siir de sahlara yarasir yegane incidir..

Keine Beschreibung.

Ol gice kim dogdu ol hayrul-besenesi anda neler gördü nelerDedi gördüm ol Habbin anesiBir aceb nr kim günes pervanesi1880li yillarin baslarinda, Tanzimat ve Servet-i Fünn edebiyatinin ünlü sairleri bir araya geldikleri bir gün, söz Süleyman Celebinin mevlidinden acilmis. Muasirlasmak, Islamlasmak Türklesmek fikirlerinin tartisildigi, edebiyatimizin Batiya acildigi, hatta Batiya kapilandigi yillar. Aralarinda bir karar alip 500 yila yakin zaman...

Keine Beschreibung.

Nuh gemisine almadi beni, tektim cünkü. Elendim ve elenisim sirrini sulara gömdüm. Sahilsizdim. Hakikat gibi. Bir türlü göremedi dünya, ben bir hakikat idim.Hakikat nicin hep yasli, nicin hep islakKavrayan misin kavranan miDelilik özgürlüktürKelbin kalbe secdesiHayydan gelen hya giderHz. Insanin tevazusuHep tevazuHikmet ve cinsellikSana benden kalan neBilmek nicin istirap verirBosa konusabilirsin, ama bosu konusamazsin

Yeteri kadar kalin olmaliydi duvarlar ki yikilmasin.Kayip resimlerin parcalarini ariyor bu öyküler kimi zaman bir cocugun icli suskunlugu örüyor hayatin duvarlarini, kimi zaman icindeki cografyanin gezgini olmaya adanmis bir kadin, hizina yenik düstügümüzü sandigimiz zamandan damitilmis kelimeler odalarin, yollarin, sokaklarin, daglarin türküsünü sakliyor satir aralarina, tam da akip gidiyor iste hayat dedigimiz anlarda, gözden kacmis ayrintil...

Tarik Bugra, bu topraga ve bu topragin degerlerine yürekten bagli, dönüp dönüp yeniden okunmasi gereken ve her okunusta yeni bir derinligi kesfedilen yazarlardandir. Sanat anlayisinin, dilinin ve üslbunun farkliligi dolayisiyla ister istemez kendi neslinden koparak modalarin disinda bir yazarlik macerasi yasayan Tarik Bugra, aslinda yalniz bir adamdi, fakat yalnizligini bereketli bir kaynak haline getirebilmisti. Besir Ayvazoglu, elinizdeki ki...

Hüsn ü Ask, kugunun yani medeniyetimizin son güzel sarkisiydi.Galib bu sarkiyi Sultan III. Selim, Hattat Mustafa Rakim ve Dede Efendiyle birlikte söyledi ve sustu. Söz artik Nasil bu taze maarifle eskiler alayimdiyenlerdeydi. Ancak bes yüz yillik birikimiyle karsilarinda heyula gibi duran ve inanilmaz zenginliklere sahip olan divan siir, Galibin getirip biraktigi pariltili noktada hala gözleri kamasitiriyordu. Bu siirin asla ölmeyen bir tarafi...

Bizce bir divan siiri antolojisi, klasik edebiyatimizin takip etligi yola ve gelismeye ayna tulabilmeli ve okuyucunun zevk dünyasina yeni bir kapi aralayabilmelidir. Yani ele alinan siir, yazildigi dönemden bugüne seslenebilmeli veya okuyucuyu kendi cagina tasiyabilmelidir.Bu antolojide yer alan manzumeler, genellikle divan edebiyatinin en güzel siirlerinden olusur. Siirler secilirken estetik ve sekil mükemmelligine bilhassa ören gösterilmis v...

Babasini henüz kundakta bir bebekken kaybeden ve hayati boyunca fakirlikle, hastaliklarla bogusan Peyami Safanin kalemi, dostlarindan birinin ifadesiyle kazanc tarlasinda bir saban gibi islemeye mecburdu, aksi takdirde ac kalirdi. Ancak onun bu durumdan pek sikayetci oldugu söylenemez, cünkü azmini, basarili olma hirsini hastaliklarina ve fakirligine borclu oldugunu düsünürdü. Bir yazisinda, kendi tecrübesinden hareketle, zenginlik, sihhat ve ...

Semah sözü Arapca sema ya da sima köküne dayanir. Isitmek, güzel ve iyi söhreti, anlayisi duymak anlamina gelir. Terim olarak müzik ezgilerini dinlemek, dinlerken vecde gelip devinmek, kendinden gecip oynayip dönmek demektir. Müzige ve müzik ezgilerine uyup düzenli ya da coskun hareketlerde bulunmak, ezgilere uygun sesler cikarmak, kendinden gecip nara atmak insanligin gecmisi ile kosuttur. Bir tek topluma özgü olmayip tümüyle toplumlararasi b...